Exactitude Consultancy'nin yeni bir raporu, küresel yeşil hidrojen pazarının 2032'ye kadar 19,2 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor.
Bu büyüme, ağır nakliye ve endüstriyel sistemler gibi sektörlerde daha temiz enerji alternatiflerine duyulan ihtiyacın artmasından kaynaklanıyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarıyla desteklenen elektroliz yoluyla üretilen yeşil hidrojen, sıfır emisyonlu bir çözüm sunuyor.
PEM, alkali ve katı oksit elektroliz teknolojilerindeki yenilikler önemli faktörlerdir. Alkali sistemler uygun fiyatlıdır, PEM sistemleri uyarlanabilirdir ve katı oksit üniteleri verimlilik için atık ısıyı kullanabilir.
Bu pazar büyümesine ulaşmak için ucuz, temiz elektrik, sağlam altyapı ve depolama çözümleri gereklidir. Devlet teşvikleri, uzun vadeli satın alma anlaşmaları ve finansman, proje uygulanabilirliği için çok önemlidir.
Avustralya, Şili, İspanya ve BAE gibi bol miktarda yenilenebilir kaynağa sahip ülkeler, ihracat merkezleri olarak iyi konumdadır. Karbon vergileri ve sübvansiyon programları gibi destekleyici politikalar geçişi hızlandıracaktır.
AB ve Güney Kore büyük yatırımlar yapıyor ve Enflasyonu Düşürme Yasası kapsamındaki ABD vergi kredileri yerel pazarı canlandırabilir. Yeşil hidrojen, yeni enerji ekonomisinin önemli bir bileşeni haline geliyor.